Koca koca gözleri ve buğulu bakışlarıyla bizi bizden alan Türk sinemasının sultanı Türkan Şoray’ın ilk rolü ”Köyde Bir Kız Sevdim” adlı filmmiş. Film aynı zamanda Yeşilçam’ın duayen yapımcı ve yönetmeni Türker İnanoğlu’nun da ilk yönetmenlik deneyimi yaşadığı filmmiş. Çekim aşamasında yeterli bütçe olmadığından Yapımcı Zeki Çan, ”Yeteri kadar param yok, yeni bir kız bulun” demiş.

Durum böyle olunca da yapımcılar ucuz ve az bilinen bir kadın sanatçı arayışına girmişler. Mülakata, bugün hayvan hakları savunuculuğuyla bildiğimiz ve o dönem sinema oyunculuğu yapan Panter Emel çağrılmış. Panter Emel de görüşmeye giderken komşu kızını yani Türkan Şoray’ı da yanında götürmüş. Zeki Çan da Türkan’ı görünce rolü ona vermiş.

Filme başlanıp ilk kopyaları basılınca, o zamanın önemli prodüktörlerinden Nevzat Pese bu kopyalardan Türkan’ı görünce Fikret Hakan’la oynanacak ”Hatırla Sevgilim” filminde Türkan Şoray’a başrolü vermiş. Zeki Çan’ın filmi parasızlık yüzünden tamamlanamazken, Şoray ”Hatırla Sevgilim” ile şöhreti yakalayıp sinemaya adım atmış.

Hepimiz Yeşilçam sinemasını çok severiz öyle değilmi. Nerede o eski Yeşilçam filmleri vb. deyip dururuz. Peki hiç düşündünüz mü Yeşilçam dönemine ait ilk film neydi kimler oynadı kim yönetti.

Fazla uzatmadan merakınızı gidereyim. Yeşilçam sinemasından çıkan ilk film Lütfi Ö. Akad’ın 1952 yılında çektiği başrolünü yakışıklı aktör Ayhan Işık’ın oynadığı “Kanun Namına” adlı yapımmış. Film aynı zamanda sinemasal anlatımın ilk örneği olarak kabul edilen ilk ‘çağdaş’ Türk polisiyesi yapımıymış.

Kanun Namına 1946’da İstanbul’da yaşanmış gerçek bir olaya dayanır. Filmin yapımcısı ve senaristi Osman Fahir Seden, bu olaya, bir “gerçekçilik arayışı” içerisinde Beyazıt kütüphanesinde eski gazeteleri karıştırıp yaşanmış olaylar ararken denk geldiğini kaydeder. Gazetedeki habere göre, Nazif Kuş adlı bir torna ustası, kıskançlıklarına dayanamayıp evi terk eden karısını geri getirmek üzere bir gün kayınpederinin çalıştığı hana gider. Karısını bulamayınca kayınpederini, kayınvalidesini ve orada bulunan bir başka kişiyi daha vurur, kaçıp atölyesine saklanır ve atölyeyi saran polise uzun süre teslim olmayıp sonunda kendini vurur.

Osman Fahir Seden abimiz de okuduğu haberi çok güzel filme aktarmış. Kendisini tebrik ediyorum.

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Yeşilçam'ın usta isimlerinden Ayşen Gruda'nın cenazesine katılmayan eski meslektaşlarına olan tepki dinmek bilmiyor.

Bizzat eski eşi Yılmaz Gruda tarafından da tabutunun başında dile getirilen isimler arasına Ayşen Gruda ile Gırgıriye vb. pek çok filmde oynayan ünlü oyuncu Perran Kutman da katıldı. Cenazeye katılmadığı iddia edilen Perran Kutman ile ilgili açıklama Ayşen Gruda'nın kızı Elvan Gruda'dan gelmiş.

Elvan Gruda yaptığı açıklamada "Polemikler bizi yaralıyor, bilemezsiniz...Ölümden öteye köy yok! Hepimiz için! Canım annemin beklediği herkes geldi, dostları, öğrencileri, halkı... Perran Kutman yoktu demişler, hayır! Perran Ablam hep takip etti, yoğun bakıma geldi. Canımız o bizim, ayrı tutunuz, Amerika'da, gelemedi çabaladı da, gönlü yandı... Her daim dosttullar, canlarım benim... Perran Ablam biliyorum canım..." demiş.

Yani Perran Kutman, iddia edildiği vefasız değil hatalık sürecini yakından takip etmiş ama cenazeye ABD'de olduğu için gelememiş.

1993 yılında Jurassic Park'ın dünyada büyük ses getirmesi ve sinema sektörünün yükselişe geçmesi sayesinde aslında gayet net anlaşılması gereken bir durum. O zamana kadar insanlar sinemanın o çöp ürünlerden ibaret olduğunu sanıyordu.

 Jurassic Park resmen bir devrim oldu ve sinemaya yön verdi gittikçe gelişerek o çöp yığının üstüne The Avengers'lar, Iron Man'ler, Captain America'lar tüm ağırlığı ile oturdu ve o klasik nostaljik denen çöp yığınını ezdi geçti.

Turkcell farklı bir reklam filmi ile yaratıcı bir şekilde karşımıza çıkmış ve klasik bir masala günümüz çocuklarının nasıl bakacağını yorumlamış. Özünde basit bir reklam gibi dursa da vurgulamalar aslında oldukça başarılı 8 – 12 yaş arası çocukların dijital dünyadaki tehlikelerin farkına varmalarını ve fırsatları daha iyi değerlendirmelerini sağlamak, kendilerini korumayı öğretmek ve bu yollarla da çocukları dijital dünyaya hazırlamak amaçlanmış.

Rafineri imzalı film gayet başarılı olmuş ve hedefi bence 12 den vurmuş. Fazla yoruma gerek yok buyurun kısa ve izleyin siz yorum yapın.

Yönetmenliğe noktayı koydu koyacak diye birçoğumuzun endişeyle takip ettiği Quantine Tarantino'nun merakla beklenen yeni filmi Once Upon A Time In Hollywood'un çekimleri devam ediyor. Filmin çekimlerinden yeni resimler de paylaşılmış.

Filmde 1969 yılında Los Angeles kentinde eski bir western yıldızı Rick Dalton ile onun uzun yıllar dublörlüğünü yapan Cliff Booth'un hikâyesi üzerinden Sharon Marie Tate'in de aralarında bulunduğu 5 kişinin öldürüldüğü Charles Manson katliamının arka planı anlatılıyor.  Charles Manson da yuşturucu etkisiyle insanların beynine girip sözde felsefi cümlelerle insanları cinayete teşvik eden dönemin psikopatı.

Öte yandan filmin oyuncu kadrosundaki birçok isim hem çok ünlü hem de tahmin edilebileceği gibi daha evvel Tarantino filmlerinde yer almış isimler. Soysuzlar Çetesi'nde oynayan Brad Pitt; Django'dan Leonardo DiCaprio; 4 Oda, Pulp Fiction, Rezervuar Köpekleri'nden Tim Roth. Ayrıca Al Pacino gibi bir usta ve Margot Robbie, Dakota Fanning, Damian Lewis gibi yıldızlar.

DiCaprio, eski bir Western yıldızı olan Rick Dalton karakterine hayat verirken; Pitt de onun dublörü Cliff Booth’u canlandırıyor. Film, Rick Dalton ve uzun süreli dublörü Cliff Booth üzerinden ilerliyor. 

Artık tanıyamadıkları Hollywood'ta yollarını bulmaya çalışan ikilinin ünlü yan komşusu ise Manson cinayetlerine kurban giden Sharon Tate.

Film ABD'de 9 Ağustos'ta vizyona giriyor. Yani 8 aylık hamileyken öldürülen ünlü yönetmen Roman Polanski'nin eski eşi ve ünlü aktris Sharon Tate'in 50'nci ölüm yıl dönümünde. Türkiye'de ise 23 Ağustos'ta izlenebilecek.

Ünlü yönetmen Peter Jackson'un yönettiği ve J. R. R. Tolkien'ın romanından uyarlanan Yüzüklerin Efendisi serisinin her 3 filminde de Frodo Baggins karakteri canlandıran ve bugün 38 yaşına giren Amerika'lı sinema Elijah Wood'un Geleceğe dönüş filminde de oynadığını biliyor muydunuz?

28 Ocak 1981 tarihinde, Cedar Rapids, Iowa, Amerika Birleşik Devletleri'nde dünyaya gelen Elijah'ı Yüzüklerin Efendisi dışında; Bobby, Sin City, Day Zero gibi pek çok önemli Holywood filminden tanıyoruz.

Ünlü yıldız şarküteri dükkanı işleten Debra ve Warren W. Wood çiftinin ikinci çocuğu olan Wood, henüz on yaşındayken çocuk model olarak çalışmaya başlamış.

Yerel tiyatrolarda çalışan ve reklamlarda rol alan Wood, kariyerinin asıl yükselişini, 1988 yılında, ailesi ile beraber Los Angeles'a taşınması sayesinde gerçekleştirdi. Ünlü bilim kurgu serisi Geleceğe Dönüş'ün II. filminde rol alan genç oyuncu, bu filmde canlandırdığı kısa rolün ardından Baltimore Üçlemesi'nin üçüncü filmi olan Avalon'un kadrosuna katılma şansı yakalamış.

Bize izlettiği unutulmaz karakterler için kendisine iyi ki doğdun Elijah diyorum.

Efsane dizi Breaking Bad biteli çok olsa da dizi hayranları hala her türlü mecrada diziyi tartışmaya ve aynı kadrodan yeni işler beklemeye devam ediyor. Ve nihayet hayranları sevindiren haber geldi. Geçtiğimiz aylarda hazırlıklarına başlanan Breaking Bad filmiyle ilgili heyecan verici bir gelişme yaşandı.

Dizinin başrol oyuncusu Bryan Cranston, daha önce filmde rol almayacağını açıklamıştı. Anlaşılan Cranston bu kararından vazgeçmiş. Yeni çevrilecek Greenbrier filminde dizi kaldığı yerden, Aaron Paul’un canlandırdığı Jesse Pinkman’ın hayatına odaklanacak filmde Bryan Cranston, yani Walter White da yer alacak. Film, dizinin finalinin ardından yaşananları konu alacak.

Yapımcı firma hayranları üzemmek adına dizide oynayan neredeyse herkesi filmde de oynatmayı düşünüyormuş. Filmde Krysten Ritter, Jonathan Banks, Jesse Plemons, Matt Jones, Tess Harper, Robert Forster, Kevin Rankin ve Charles Baker gibi pek çok eski dostu tekrar görecekmişiz.

Şimdi soru şu yukarıda sıralanan bazı isimler dizide ölmüştü nasıl olacak da film senaryosunda yeniden hayat bulacak. Buradaki tahminim Better Call Saul dizisinde olduğu gibi bol bol flashback’li sahneler bizleri bekliyor olacak.

Çekimleri bu ay sonunda New Mexico’da başlayacak ve Şubat sonunda tamamlanacak olan filmi, dizinin yaratıcısı Vince Gilligan yazıp yönetecekmiş. Filmin proje adı Greenbrier. Vizyon tarihi ise maalesef henüz belli değilmiş.

Son yıllarda yeni kahramanları için çektiği filmlerle paraya para demeyen MARVEL'dan  Wonder Woman filminden elde edilen başarıdan sonra yeni bir kadın kahraman filmi geliyormuş. 

İddialara göre; Marvel'in solo film olması beklenen Black Widow için başrol olarak da  Scarlett Johansson düşünülüyormuş. Firma Johansson'a da bu rol için 15 milyon dolar ödeyeceği iddia ediliyor.

Rakamın yüksek olduğuna bakmayın Scarlett Johansson’ın şimdiye kadar erkek rol arkadaşlarının kazandığından çok daha azıyla yetinmek zorunda kaldığı Marvel'in erkek oyunculara ödediği iddia edilen rakamlardan açıkça görülüyor.

Örneğin Captain America: Winter Soldier’da başrollerden biriydi. Chris Evans bu filmden 15 milyon dolar gelir elde ederken, Johansson bu rakamın yanına bile yaklaşamamıştı. Ünlü yıldız yıllar önce çekilen filde erkek oyuncunun aldığı parayı ancak alabilecek.

Kaldı ki firma solo projelerde oynayan oyunculara normal filmlerden daha fazla ödediği de bir gerçek.

Çekimlerine 28 Şubat'ta başlanacak Scarlett Johansson’lı 'Black Widow' filmi, 1 Mayıs 2020'de vizyona girecek.

Şimdiden merakla bekliyorum...

Tuba Büyüküstün'ün yanına fiziksel anlamda yakıştıramadığım sevgilisi Umut Evirgen yönetmenliğe başlamış. Kendi işlettiği bir mekanda 'İyi Yemek Öldürür' isimli kısa film çekmiş. Oyuncu olarak da Seda Akman, Burak Yamantürk ve MasterChef'in jürisi  Hazer Amani yer almış.

Merak ettim, acaba bu isimler Tuba Hanım'ın sayesinde mi filmde oynadı?

Yapımcı Birol Güven Sinema bileti hediye eden LaVacheKiRit markasına isyan etmiş. Hatta isyan boyutunu aşarak direkt firmayı suçlamış ve Türk filmlerinin vizyonda olmamasının sebebi olarak firmayı göstermiş. İsyanın özünde firmanın 10 TL'lik alışveriş yapan 25 bin kişiye sinema bileti vermesi yatıyor. Tabi burada muhtemelen hedef alınan firmanın zihniyetine bir gönderme var. 

Burada önemli olan bu Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Şahan vs. vs. isyanları halk adına isyan mı yoksa kendi ceplerini doldurma adına isyan mı olduğu. Birol Güven'in hiç bir hareketini samimi bulmuyorum bence fırsat bu fırsat deyip bu olayı gündeme getiriyor hazır yakalamışken olayın bir ucundan bırakmak istememiş gibi.

Yapımcısı da, yayıncısı da, oyuncusu da herkesin tek derdi para kimsenin vatandaşı düşündüğünü sanmıyorum.

Birol Güven Tweet

İlk yayınlandığı sezonlarda senaryosunun tarihle olan uyumu ve prodüksiyonun Amerikan filmlerindeki o aksiyonu yansıtmasıyla gerçekten takdir edilesi bir başarıyı yakalayan Diriliş Ertuğrul, reytinglerde artık kemik kitleyi yakaladıktan sonra senaryosundaki o özeni son sezonunda gösteremiyor.

Tarihle birebir olmasını beklemiyoruz ancak en azından insanları yanlış bilgilendirmenin de gereğinin olmadığı ortada. Geçen sene Karacahisar kalesini fetheden Ertuğrul Bey olarak gösterildi ancak gerçek tarihe baktığımızda kaleyi Osman Bey'in fethettiğini görüyoruz. Bunun gibi birçok örnek sayabiliriz. 

Sinema işletmecileri ile film yapımcıları arasında patlak veren mısır- bilet savaşı nedeniyle 1 Ocak'ta vizyona girmesi beklenen Organize İşler Sazan Sarmalı filminin gösterim tarihi ertelenmiş hayranları da üzüntüye boğulmuştu.

Filmin yapımcı yönetmen ve aynı zamanda oyuncusu da olan Yılmaz Erdoğan, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile Organize İşler 2 Sazan Sarmalı filminin 1 Şubat'ta vizyona gireceğini duyurmuş.

Yaşanan tüm tartışmalar sonrası filmin, Mars Cinema Group salonlarında gösterilip gösterilmeyeceği ise henüz belli değilmiş.

Cenaze töreninde eski çalışma arakadaşalrından pek çoğunun olmadığı Yeşilçam'ın unutulmaz oyuncusu Ayşen Gruda, gidişiyle duygulandırmaya devam ediyor.

Arzu Film, 74 yaşında hayatını kaybetmesiyle Türkiye'yi yasa boğan Ayşen Gruda'nın anısına YouTube hesabında video yayımladı. Yayınlanan video sosyal medyada hızlıca yayıldı ve izleyenleri ağlattı.

Son yolculuğunda kendisini yalnız bırakan sanatçıları kınıyor bu video için de Arzu Filmi kutluyorum.

Atv’de yayınlanan Bir Zamanlar Çukurova dizisine yeni bir karakter katılmış arkadaşlar. Ama ne karakter afet afet. Melike İpek Yalova’nın oynadığı Müjgan karakteri, başta filmdeki Yılmaz (Uğur Güneş) olmak üzere dizideki herkesin hayatına sille tokat dalacakmış.

İdealist bir doktor olarak Adana’ya gelen Müjgan, Yılmaz ile, işçilerin ve ailelerinin sağlık bakımını yaptırmak istemesiyle tanışıyor ama ne tanışma.

Yılmaz’ın yardımlarına teşekkür etmek için gönderdiği hediyeyi kabul etmeyen Müjgan’ın, ilerleyen bölümlerde Yılmaz’a aşık olaması bekleniyor.

Durum böyle olunca da gelecek bölümlerde Yılmaz ve Müjgan arasında gelişecek ilişki merakla bekleniyor.

OMO'nun birkaç yıldır "kirlenmek güzeldir" sloganıyla yayınladığı reklamları hiç sevmemişimdir. Daha fazla deterjan satmak için çocukların oyun duygusunu manipüle etmeye çalışıyorlardı.

Şimdi gezinirken karşıma yeni reklamları çıktı. Temel sloganları "içindeki çocuğu keşfet" olmuş. Babalara kısaca şey deniliyor: "Çocukluğunuz ile oğlunuzun çocukluğu birlikte oynasaydı nasıl olurdu."

Ben bu fikre bayıldım. hollywood filmlerinden aşina olduğumuz bu fikrin reklamda kullanılması çok hoş olmuş. İzlerken bir an ben de kendimi o çocukların yerine koydum. Çok güzel bir duygu.

Bu ilginç reklam filminin yönetmen koltuğunda Martin Werner otururken, prodüksiyonunu ise Depo Film üstlenmiş.

Yurt dışında yaşayan ve sonrasında Türkiye'ye gelen ünlü sanatçı kızımız Hadise'yi Acun yarışmalarından ve magazin sayfalarından takip ediyoruz malum.

Hanım kızımız pek bir coul takılıyor premsesler gibi yaşamaya çalışıyor. Avrupa görmüş bu küçük hanımefendi lüks ve şatafata da bir hayli düşkün. Özellikle bu lüks merakını ailesiyle küs olduğu dönemde yaptığı elbise alışverişinden öğrenmiş olduk.

Bu kızımız kendisi bu denli marka hayranı iken şimdi kalkmış millete ne olduğu tam bilinmeyen ABC Mobilya diye bir markanın reklamında oynayıp bu markayı kakalamaya çalışmış.

A Grafic Design imzalı filmde eve sahneye çıkarcasına giriş yapan Hadise kızımız, koltuk takımlarından yemek odasına ve yatak odasına kadar ABC Mobilya ürünleriyle döşenen evde çıktığı gezintinin ardından ağzını avuç avuç açarak herkesi ABC Mobilya aşkına davet ediyor.

Ben pek antipatik buldum ama yanılıyor da olabilirim. İşte Norr Film‘in prodüksiyonunu Duygu Güzelmeriç'in ise yönetmenliğini yaptığı o tuhaf reklam:

Geçtiğimiz sezon Star TV ekranlarından izliyici ile buluşan ve sezon sonunda da veda eden Avşar Film yapımı Fazilet Hanım ve Kızları, Miami'de düzenlenen NATPE fuarında Peru'nun Latina TV'sine satılmış. 

Inter Medya satış bölümünden sorumlu yöneticisi Beatriz Can Okan; Natpe Miami'nin ilk gününde gerçekleşen satışlardan dolayı çok heyecanlı olduklarını açıklamış.

Yani günümüzde yeni dizi yatırımlarının dahi çöp olduğu bir ortamda geçen yıl biten bir diziden hala para kazanıyor olmak sevindirir adamı elbet boru değil.

Aslı İnandık Film tanıtımı için çıktığı 2. Sayfa programında Bahar Candan haberi sonrası direkt Bahar Candan olmuş inanılmaz başarılı bir taklit. Zaten bu ve benzeri taklitleri Güldür Güldür Show'da sürekli yapıyor iyide yapıyor bizi eğlendiriyor :) helal olsun

Türk sinema ve tiyatrosunun en başarılı kadın oyuncularından Ayşen Gruda'yı yitirmişiz. Bir süredir pankreas kanseri nedeniyle yoğun bakımda tedavi görüyordu. 74 yaşında hayata veda etti.

Oyunculuğa olan yeteneği Ermeni komşularının taklidini yaparken fark edilmiş. Tabii Türkiye onu "Domates Güzeli" karakteriyle tanımıştı. Tiyatro kariyerinden sonra Ertem Eğilmez'in oyuncu ekibinde adeta kadrolu hale gelmişti. Tosun Paşa”, “Süt Kardeşler”, “Şabanoğlu Şaban”, “Hababam Sınıfı", “Neşeli Günler", "Davaro"... Hepsi de sinema tarihimize damga vuran filmler. Ve tabii oyunculuğuyla da Ayşen Gruda. Allah rahmet eylesin, yeri dolmayacak bir kayıp.