
Melih Gülgen-Cüneyt Arkın işbirliğiyle gerçekleştirilen ulusalcı-millici düşünce akımından fazlasıyla etkilenen ve izler taşıyan (Cemil-Adalet-Cemil Dönüyor) üçlemesinindeki komiser karakteridir.
Cemil çekildiği yılların politik ortamının ürünüydü. Yönetmen Melih Gülgen de o koşullarda politik bir polis filmi çekmek istiyordur. Cüneyt Arkın’la ortak çalışmasından hem Komser Cemil (Adalet filminde Komser Kemal) hem de polis-adalet üçlemesi doğar.
Polis Cemil, ülkesini sömürgeleştirdiğine inandığı Amerika’nın, yerli işbirlikçilerinin, kirli işlerin arkasındaki büyük patronların karşısındadır; onlarla “adalet Savaşçısı” ve bir “vatansever” olarak mücadele eder.
Cemil filmindeki bir sahnede Komiser Cemil "Polis nedir?" sorusuna cevap verir: "Politikacıların kendi emelleri için kullandığı bir sürü mü? Aylığı karşılığı, özgürlük isteyenleri kovalayan hükümet gücü mü? Yoksa emekçinin karşısında iktidarın memuru mu? O, bir bahtsızlık karşısında halkın suçladığı ilk bahtsız insandır. Aslında o halkın umududur, halkın adalet anlayışıdır. Halk onun kişiliğinde tüm devleti görür. Bir ülkede polis çirkin oldu mu, o ülkede hiçbir şey güzel olamaz." (bkz:link)