Teknolojinin gelişmesi ve bunun sinema film alanında kullanılmasıyla birlikte görsel anlamda çok güzel işlerin ortaya çıktı bir gerçek ve günümüz küçükleri de bu işlere bayılıyor. Anne babalar da bu durumdan memnun onlar da çocuğum 1-2 satliğine de olsa oyalanmasından kendilerini rahat bırakmasından memnun.

Ama durum işin ruhuna ve edebi yönüne gelince dijital animasyonların bu alanda başarılı olduğunu söylemek imkansız. İstisnalar hariç tüm animasyon filmlerde çok büyük bir hız ve amaca odaklanma ve bu amaç uğruna da önüne çıkan bütün engelleri bir bilgisayar oyunu edasıyla yıkıp geçen derinliksiz, görüntü olarak 3 boyutlu ama karakter olarak tek boyutlu film karakterleri çıkıyor karşımıza.

Durum böyle olunca ister istemez akıllara; 1985 yılında usta yönetmen Hayao Miyazaki önderliğinde kurulan ve  muhteşem filmleriyle animasyon dünyasına yeni bir soluk getiren Her yaştan insana hitap eden animelere imza atan Studio Ghibli geliyor.

Bu firma tarafından üretilen fimler teknolojiye ayak diretip çizimlerin tek tek elle çizildiği çizgi filmler üretiyor ve kendi alanında da bir efsane olarak biliniyor. Dahası Studio Ghibli filmlerinde genel olarak bir sakinlik ve derinlemesine anlatılan bir toplumsal yapı ve derinlikli karakterlerin ailesi, arkadaşları ve gerek toplumla gerekse doğayla kurduğu ilişkiler işleniyor.

Başta Hayao Miyazaki olmak üzere Isao Takahata, Tomomi Mochizuki, Yoshifumi Kondo, Hiroyuki Morita gibi yönetmenlerin çektiği Ghibli filmleri, yarattığı birbirinden efsanevi karakteriyle ve farklı dünyaları konu edinen hikâyeleriyle izleyicinin hafızasına kazınmıştı.

Ama son dönemde dijitalleşmeye direnmesi nedeniyle firma zor bir sürecin içine girdiği için 2019 sonunda Studio Ghibli, giderek dijitalleşen dünyada daha fazla izleyiciye ulaşmak konusunda şaşırtıcı bir karara imza atmıştı.

Stüdyo; My Neighbor Totoro, Princess Mononoke, The Cat Returns, Grave of the Fireflies, Spirited Away gibi unutulmaz filmlerini dijital platformlara vermeyi düşünmediğini açıklamış, izleyicilerin filmleri sinema salonlarında birlikte deneyimlemelerinin önemine vurgu yapmıştı.

Ancak günün koşullarına daha fazla direnemeyen şirket aldığı yeni bir karar ile Studio Ghibli filmlerinin Amerika dışındaki haklarını Netflix'e sattı. Studio Ghibli imzası taşıyan 21 film, 1 Şubat’tan itibaren Netflix’te yayınlanmaya başlayacak.

Birbirinden çarpıcı Studio Ghibli çizgi filmlerini sizler için derledim. Lütfen en sevdiklerinizi veya bu listede olmayanları siz de entry olarak bu başlığın altına girin.

Ruhların Kaçışı / Spirited Away (2001)

Hayao Miyazaki’nin 1985 yılında Sahra Çölü’nde keşif uçuşları yapan İtalyan uçaklarından esinlenerek ismini koyduğu Studio Ghibli’nin, zirve noktası belki de Ruhların Kaçışı’dır. En İyi Animasyon dalında Oscar kazanan, Berli Film Festivali’nde Altın Ayı’yı, BAFTA Ödülleri’nde En İyi Film ödülünü kucaklayan yapım, Miyazaki’nin şüphesiz en iyi işlerinden biri. Ailesiyle bir yolculuğa çıkan 10 yaşında Chihiro’nun kendisini birden paralel bir dünyada bulmasını ve burada yaşadığı olağanüstü macerayı konu eden film bitmesini hiç istemeyeceğiniz ve uyanmak istemeyeceğiniz rengarenk bir kabus gibi.

Komşum Totoro / My Neighbor Totoro (1988)

Yine Miyazaki’nin imzasını taşıyan Komşum Totoro, annelerinin hastalığı nedeniyle ormana yakın bir köye taşınan iki kız kardeş ve orman ruhlarının, bilhassa sevimli varlık Totoro’nun hikayesini konu ediyor. Totoro aynı zamanda Studio Ghibli’nin simgesi ve maskotu haline gelir ileriki yıllarda.

Gökteki Kale / Castle in the Sky (1986)

Miyazaki imzalı bu bir diğer Ghibli harikasında, Laputa’nın efsanevi uçan kalesinin peşine düşen Pazu ve Sheeta adlı iki gencin hikayesini izleriz. Film, Studio Ghibli’nin erken dönemindeki görsel anlamda en güçlü yapıtlarından biri.

Küçük Cadı Kiki / Kiki’s Delivery Service (1989)

13 yaşındaki küçük bir cadı olan Kiki’nin bir nevi büyüme hikayesini izlediğimiz Küçük Cadı Kiki de Miyazaki’nin imzasını taşıyan filmlerden biri. Büyüleyici mekanları ve nefis renk paletiyle gerçek bir Ghibli harikası olan Küçük Cadı Kiki, gösterime girdiği yıl Japon Sinema Akademisi tarafından yılın en popüler filmi seçilmişti.

Küçük Deniz Kızı Ponyo /Ponyo (2008)

Bu Miyazaki imzalı filmde, bir sahil kasabasında sıradan bir hayat süren beş yaşındaki Sosuke, günün birinde şişeye sıkışıp kalmış halde bir akvaryum balığı görür ve onu kurtarır. Ancak bunun sıradan bir balık olmadığını anlaması kısa sürer. Aslında balık sandığı şey, genç ve güzel bir deniz perisidir. Ponyo adlı periyle Sosuke, kısa süre içinde dünyayı kurtarmak ve Ponyo’nun insan olmakla ilgili dileğini yerine getirmek için birlikte maceraya atılırlar.

Dün Gibi / Only Yesterday (1991)

Yönetmenliğini Ghibli’nin bir başka kurucu yönetmeni Isao Takahata’nın yaptığı Dün Gibi, Taeko adlı genç bir kadının hikayesi. Hatıralarını anımsamak için memleketine doğru seyahat eden Taeko’nun öyküsünü anlatan film, bir yandan günümüzdeki bir yandan da geçmişte Takeo’nun hikayesini birleştirerek anlatan son derece naif ve melankolik bir yapım.

Yerdeniz Öyküleri / Tales from Earthsea (2006)

Hayao Miyazaki’nin oğlu Goro Miyazaki’nin imzasını taşıyan Yerdeniz Öyküleri, genç bir kız ve genç bir oğlanın, insanların dünyasında olmaması gereken fantastik yaratıkların ve olayların izini sürdüğü bir macerayı konu ediyor. Film, Ursula K. Le Guin’in ünlü eserinden uyarlanmıştı.

Prenses Mononoke / Princess Mononoke (1997)

Miyazaki’yi dünya çapında büyük şöhrete kavuşturan filmlerden olan Mononoke, bir büyücünün lanetine çare ararken kendisini bir madenci kolonisiyle orman tanrılarının savaşının ortasında bulan Ashitaka’nın hikayesini anlatıyor.

Ateş Böceklerinin Mezarı / Grave of the Fireflies (1988)

Yine Isao Takahata’nın imzasını taşıyan bu dokunaklı film, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Japonya’da hayatta kalmaya çalışan iki kardeşin hikayesini konu ediyor.

Yürüyen Şato / Howl’s Moving Castle (2004)

Bir cadı tarafından lanetlenen Sofi, çareyi, genç bir büyücünün yürüyen şatosunda hizmete girmekte bulur. Belki bu vesileyle laneti kaldırabilecektir. Miyazaki’nin kendine has temalarını ve görsel üslubunu dibine kadar barındıran Yürüyen Şato, vaktiyle Ruhların Kaçışı’nın gölgesinde kalan seyri doyumsuz bir film.

(0) (0)
themobster 21.01.2020 10:55

Aynı stüdyonun 2014 yapımı Marnie Oradayken çizgi filmi de tam bir efsane film hem çocuklar hem de yetişkinler için çok ideal tavsiye ederim.

(0) (0)
hazal 21.01.2020 11:19

Rumuz:
veya
Üyeliğin ile yazmak için giriş yap veya kayıt ol